Arapçadan Türkçeye çevrildi*
Suriye’nin eski rejiminin düşmesine ve Suriye halkının genel olarak baskı ve zulüm döneminden kurtulma sevincine rağmen, Türk işgali hâlâ Suriye’nin kuzeyindeki birçok bölgede devam etmektedir. Hatta Erdoğan – Bahçeli ittifakı, bu bölgelerde ve Halep şehrinde yakın zamanda kendisine bağlı bir kişi tarafından Türk bayrağının kaldırılmasından memnuniyet duyduğunu göstermektedir. Ayrıca, ona bağlı olan Suriyeli milisler, Afrin Kürt – Suriye bölgesinde ihlallere ve suçlara devam etmektedir. Bu nedenle, bu ihlalleri izlemeye, belgelemeye ve kamuoyuna açıklamaya devam edeceğiz.
Batı Halep kırsalında 27/11/2024 sabahında “Heyet Tahrir eş-Şam” güçlerinin “Suriye Ordusu” güçlerine saldırısıyla başlayan çatışmalardan bu yana, Türk işgal ordusunun gözetiminde “Suriye Milli Ordusu” milisleri, Azez, Mare ve Bab bölgelerinde askeri operasyon hazırlıklarına başladı. (Bu operasyona Özgürlük Şafağı adı verildi.) Hedef, Halep’in kuzey kırsalında, o dönemde Suriye Ordusu ve Afrin Kurtuluş Güçleri’nin kontrolünde olan, on binlerce Afrin göçmeninin yaşadığı Şehba bölgesi ve Şirava köyleriydi. Bu harekâttan önce Rus ve Suriye ordusuna ait tüm birlikler ile Nubul ve Zehra şehirlerindeki Şii sakinler bölgeden tamamen çekilmişti.
1/12/2024 Pazar günü sabah erken saatlerde operasyon üç farklı yönden (batı, kuzey ve doğu) başladı. Öğlene kadar Afrin Kurtuluş Güçleri saldırılara karşı direniş gösterdi, ancak daha sonra geri çekilme kararı aldı. Bu durum Afrinli göçmenlerin zorla yerlerinden edilmesine yol açtı. Göçmen kafileleri hızla hareket ederek Halep kenti yakınlarındaki güneydeki Ehdeas – Fafin geçidine yöneldi. Binlerce aile orada mahsur kaldı. Ancak milisler, sivil göçmen konvoylarını ve bölgede mahsur kalanları kuşattı ve nihayetinde onların Doğu Fırat’taki özerk yönetim bölgelerine geçişine ya da kademeli olarak Afrin bölgesine geri dönmelerine izin verdi. Bu süreçte ağır insani acılar yaşandı ve trajik sahneler görüldü.
Milisler, kontrol ettikleri yeni bölgelerde işgal sırasında ve sonrasında insan hakları ihlalleri, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlemeye devam etti. Bu suçlar arasında saldırılar, hakaretler, işkenceler, cinayetler, adam kaçırmalar, keyfi tutuklamalar, mal varlıklarının yağmalanması ve diğer ihlaller yer almaktadır.
Çeşitli kaynaklara ve tanıklıklara göre olayların seyrini takip ederek şu gerçekleri belgelemekteyiz:
= Sivil Ölü ve Yaralılar:
Ağır ve yaygın insan hakları ihlallerine ek olarak, milisler savunmasız sivilleri kasten gerçek mermilerle öldürdü. 1/12/2024 tarihinde meydana gelen olaylardan bazıları:
- “Hannan Muhammed Majuno /36 yaşında”, Şehba bölgesinden kaçarken Cinderes’in “Bircike” köyünden. Eşi ve kızları ağır şekilde yaralandı.
- “Hannan Muhammed Moşo – 1962 doğumlu”, Şera/Şerran bölgesindeki “Kertaklak” köyünden. Şehba’daki “Ehdeas” köyünde bir araç tamir atölyesinde, kaçmaya çalışırken dört kişiyle birlikte vurularak öldürüldü (kişisel bilgileri öğrenilemedi). Cenazesi “Suriye Sivil Savunması” tarafından köyüne götürülerek orada defnedildi.
- “Abdurrahman Şeyh Musa Cuma /40 yaşında”, Şehba’daki Ehdeas kasabasında, Bülbül bölgesindeki “Zare” köyünden.
- “Şaban Ahmed Mahmud /38 yaşında”, Bülbül bölgesindeki “Şinkelê” köyünden. Ehdeas kasabasında vurularak öldürüldü.
- “Yaşar İbrahim /25 yaşında”, Afrin’den. Şehba bölgesinden bir konvoyla kaçarken sırtından vuruldu ve dört saat boyunca yardım alamadan kan kaybından öldü. Yol kenarına defnedildi.
- “Ahmed Cemo Heso /72 yaşında”, Tel Rıfat kasabasından eşiyle birlikte aracıyla kaçarken öldürüldü. Cenazesi üç gün sonra “Kibar” köyüne defnedildi, eşi ağır yaralandı.
- “Naza Halil Alo /42 yaşında”, Bülbül bölgesindeki “Helilaka” köyünden. Şehba’dan Halep’e motosikletle giderken eşiyle birlikte saldırıya uğradı, iki çocuğu yaralandı.
Ayrıca:
- “Abdu Abdurrahman Abdullah – 1960 doğumlu”, Şera/Şerran bölgesindeki “Katma” köyünden. 3/12/2024 tarihinde Halep’in doğusundaki Es-Sefira kasabası yakınlarındaki Savunma Tesisleri çalışanlarına ait konutlarda milislerle arasında çıkan tartışmanın ardından kafasından vurularak öldürüldü. Kendisi eski rejim tarafından yıllarca siyasi tutuklu olarak hapsedilmişti.
- “Muhammed Ahmed Hedro /50 yaşında”, Bülbül bölgesindeki “Kestel Hedrîya” köyünden. Şehba bölgesinden dönerken 4/12/2024 akşamı Bülbül’daki “Bile” köyü yakınlarında “El-Hamzat Tümeni” milislerinin kontrol noktasında gözaltına alındı. Bülbül merkezine götürülerek sorguya çekildi ve işkenceye maruz kaldı. Ertesi sabah cesedi Afrin’deki bir hastanede ailesine teslim edildi.
= Halep Şehri:
Halep’te “Heyet Tahrir eş-Şam” ile “Şeyh Maksud ve Eşrefiye Mahalleleri’ndeki Özerk Yönetim” arasındaki temas hatlarında, siviller arasında gerçek mermilerle ölümler yaşandı. Bunlardan bazıları şunlardır:
- “Memduh Bekir Osman /60 yaşında”, Şera/Şerran bölgesindeki “Katma” köyünden bir Êzîdî. Halep’in Meydan Mahallesi’nde 29-30/11/2024 gecesi doğrudan ateş edilerek vuruldu ve kamu taksisi çalındı.
- “Mühendis Muhammed Mustafa Hemliko /24 yaşında”, Raju bölgesindeki “Me’mela” köyünden. Ailesiyle birlikte içinde bulunduğu araca 30/11/2024 tarihinde yapılan saldırı sonucu hayatını kaybetti.
- “Cemal Hüseyin Mursel /45 yaşında“
- ve oğlu Hüseyin Cemal Mursel /24 yaşında”, Şera/Şerran bölgesindeki “Kertaklak” köyünden. Araçlarına 30/11/2024 Cumartesi günü Şihan kavşağı ile Eşrefiye Parkı arasındaki yolda saldırı düzenlendi. Eşi ve kızı ağır yaralandı. Baba ve oğulun cenazeleri Şeyh Maksud Mahallesi’ndeki Al-Şikayyef Mezarlığı’na defnedildi, yaralılar ise mahalledeki Yasin Hastanesi’ne kaldırıldı.
- “Heyam Yusuf Reşid /50 yaşında”
- ve “İnci Yusuf Reşid /14 yaşında”, Bülbül bölgesindeki “Dirkliya” köyünden. Şehba bölgesinden kaçarak Halep’e vardıklarında, 2/12/2024 akşamı Şeyh Maksud Mahallesi yakınlarında bir yolcu otobüsünde vuruldular. Yanlarındaki diğer yolcular da yaralandı.
= Farklı Koşullarda Sivil Ölümleri:
- “Abdurrahman Halil Mürşid /59 yaşında”, Cinderes’e bağlı “Miske Tahtani” köyünden. Şehba bölgesindeki Til Kirah kasabasında, 1/12/2024 tarihinde başına ateş ederek hayatını kaybetti. Ölümünün ardından milisler aracını çaldı.
- “Seyit Abdu Naso /85 yaşında”, Afrin’in güneyindeki “Tırınde” köyünden. Şehba bölgesinden kaçarken 2/12/2024 tarihinde kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
- “Bebek Nuh Muhammed Reşo /4 aylık”, Bülbül kasabasından. 3/12/2024 tarihinde Rakka şehrindeki bir stadyumda, kuzey Halep kırsalındaki Şehba bölgesinden Rakka’ya zorunlu göç sırasında yaşanan 30 saatlik yolculuk boyunca soğuk, yorgunluk ve açlık nedeniyle hayatını kaybetti.
- “Nuri Hurik Heftar /65 yaşında”, Bülbül bölgesindeki “Heftar” köyünden. 3/12/2024 sabahı Tabka şehrinde, Şehba bölgesinden yapılan zorlu göç yolculuğu sırasında yaşadığı üzüntü ve stres nedeniyle aniden geçirdiği bir felç sonucu hayatını kaybetti.
= Esirler:
Siviller ve “Afrin Kurtuluş Güçleri” üyelerinin, aralarında kadın savaşçıların da bulunduğu esirlere yönelik aşağılayıcı muamele açıkça belgelenmiştir. Yaygın olarak paylaşılan videolardan biri, Tel Rıfat kasabasındaki bir hastanede çekilmiş olup, silahlı gruplara eşlik eden bir gazetecinin varlığını göstermektedir. Esirlerin zorla kaybedildiği, sayılarının ve kimlik bilgilerinin açıklanmadığı ve belirsiz bir kaderle karşı karşıya oldukları bildirilmiştir. Özellikle bazılarının saha içinde infaz edildiği tespit edilmiştir.
= Keyfi Tutuklamalar:
Türk işgal milisleri (özellikle askeri polis birimleri), son iki hafta içinde Afrin’e dönen onlarca Kürt’ü tutukladı. Tutuklamalar, bölgeye giriş yapmadan önce kontrol noktalarında kimlik bilgileri kayıt altına alınan veya evlerinden alınan kişiler üzerinde yoğunlaştı. Çoğu tutuklu, sözde “Geçici Suriye Hükümeti” tarafından yakın zamanda çıkarılan bir af kapsamında serbest bırakıldı. Ancak bazıları hâlâ tutuklu durumda. Örneğin, “Farid Muhammed Habash /45 yaşında” ve “Medine Hüseyin Cuco /43 yaşında” adlı “Badina” kasabasından bir çift, 4/12/2024 tarihinde Bülbül’daki “askeri polis şubesi” tarafından tutuklandı. Suçlama olarak, eski Afrin Özerk Yönetimi veya Şehba bölgesini yöneten yapı ile bağlantıları olduğu iddiası öne sürüldü.
Diğer yandan, siyasi gerekçelerle tutuklanan yüzlerce Kürt hâlâ bilinen (Marate, el-Aswad – Raju…) ve milislerin gizli hapishanelerinde tutulmaktadır. Sözde afla birlikte bile, kötü şöhrete sahip Rai kasabası hapishanesi gibi yerlerde, beş yılı aşkın süredir zorla kaybedilmiş olan yüzlerce kişi hâlâ kayıptır. Buna karşın, adi suçlar ve cezai suçlardan tutuklu olan mahkûmlar hızla serbest bırakılmıştır.
= Kayıplar:
Doğrudan saldırılar, bazı köylere düşen mermiler ve Şehba bölgesi ile Halep’in kuzeyindeki Şirava köylerinde bazı evlerin yıkılması nedeniyle siviller arasında oluşan panik ve toplu göç, binlerce ailenin dağılmasına ve bireylerinin birbirinden kopmasına neden oldu. Özellikle çocuklar ve yaşlılar bu durumdan etkilendi. Göç yolları farklı yönlere (Afrin, Halep, Tabka, Rakka, Kobani) ayrıldı ve ilk günlerde aileler arasında iletişim tamamen kesildi.
Sosyal medya platformları, kayıp kişilerin fotoğraflarıyla dolup taştı. Birçoğu günler sonra bulunmuş olsa da, halen onlarca sivilin ve Kürt savaşçının akıbeti belirsizliğini korumaktadır. Örneğin, Şirava’ya bağlı “Birc Kas” köyünde yaşananlar, bu trajik durumun tipik bir örneğidir.
= Hırsızlıklar:
Bölgenin işgal edilmesinin hemen ardından milisler, kamu ve özel mülklere yönelik yağmalama faaliyetlerine başlamıştır (bunları doğru bir şekilde belgelendirmek zordur), ancak bu sefer, 18/3/2018 tarihinde Afrin’deki çekirge günü gibi kameraların önünde değil, daha gizli bir şekilde hareket etmişlerdir. Hayvanlar, evlerde ve ahırlarda bırakılan ya da göç eden sivillerden alınmış, örneğin, Ahmed Edhem Naso’ya ait 40 koyun, Şirava’nın “Birc Kas” köyünden çalınmıştır. Araçlar ve ekipmanlar da çalınmıştır (örneğin, Kimar köyüne dönen bir ailenin traktörü ve römorku gasp edilmiştir). Ev eşyaları ve atölye malzemeleri de yağmalanmıştır (örneğin, Birc Kas köyünde Hüseyin Muhammed Mustafa’ya ait bir atölyeden 40 akü, 100 inverter cihazı, 50 güneş paneli, batarya üretim malzemeleri, hammaddeler ve bir Suzuki minibüs çalınmıştır). Gıda ve endüstriyel ürünler de çalınmıştır, bunlar arasında Özerk Yönetim’in gıda depoları ve Halep yakınlarındaki Şeyh Neccar sanayi bölgesindeki bazı fabrikaların depoları yer almaktadır.
= “Ebu Amşe” Haracları:
Zorla göç ettirilen sivillerin zor koşullarının yanı sıra, Muhammed El-Casim/Ebu Amşe liderliğindeki “Sultan Süleyman Şah Tümeni” milisleri, ailelerin köylerine dönüşüne ancak her aileden 2-5 bin Amerikan doları arasında değişen bir harac ödemeleri şartıyla izin vermektedir; ayrıca, zeytin hasadı haracını ödeyemeyen ailelere karşı tehdit, dayak ve diğer yöntemlerle baskı yapmaya devam etmektedirler.
İsyan sonrası ve Suriye’nin yeni bir tarihi döneme girmesiyle birlikte, uluslararası toplum, özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve yeni Şam hükümeti, Türk işgaline ve onun kontrolündeki Suriye milislerine son verme konusunda her zamankinden daha fazla sorumluluk taşımaktadır. Umulur ki, Afrin ve halkı özgürlük ve onur kokusunu duyabilsin.
14.12.2024
Medya Ofisi – Afrin
Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi – Yekiti
————————–
Resimler:
– Afrinli mültecilerin Şehba bölgesi ve Halep şehrindeki şehit düşen mağdurları, Aralık 2024 başları.
– “Suriye Ulusal Ordusu” milisleri tarafından Tel Rıfat kasabasında Kürt esirlerine yönelik hakaret ve işkence.
– Afrin mültecilerinin bir kısmının bölgelerine dönüş konvoyları, Aralık 2024 başları.
– Şehba bölgesinden Fırat’ın doğusuna doğru Afrin mültecilerinin zorunlu göç konvoyu, 1 Aralık 2024.
– 29 Kasım 2024’te Suriye rejiminin Halep’ten çekilmesinin ardından, Halep’te Türkiye yanlısı bir kişi tarafından Türk bayrağının asılması.
————-
* Çeviri, Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi Avrupa Örgütü’nün gözetiminde gerçekleştirildi.
Dosyayı indirmek için buraya tıklayınız: