Arapçadan Türkçeye çevrildi*
Geçtiğimiz hafta Afrin kentinde “Barış Ezgisi” adıyla bir festival düzenlendi, oysa barış Afrin’den çok uzak. Bölgede ve Kürt halkına karşı her gün planlı ve kasıtlı olarak işlenen çeşitli ihlaller ve suçlar devam ediyor. Dahası, festivalin yapıldığı Villalar Caddesi, 2018’deki işgalin başlangıcından bu yana onlarca çatışmaya ve sivil hayatını tehdit eden olaylara sahne oldu. Bu cadde üzerinde sürekli silahlı grupların varlığı ile sadece bu cadde üzerinde kuralsız şekilde faaliyet gösteren 13 bireysel silah ve mühimmat dükkanı bulunuyor!
Aşağıda mevcut duruma ilişkin gerçekler yer almaktadır:
= Engelli bir vatandaşın öldürülmesi:
8 Eylül 2024 Pazar günü, “Suriye Sivil Savunma” ekipleri, 55 yaşındaki engelli vatandaş “Kanber Hüseyin Alo“nun (Kela – Bülbül köyü sakinlerinden) cesedini, Kela’ya yakın Raju beldesine bağlı “Zerka” köyü kavşağı yakınlarındaki beton bir yeraltı su deposundan çıkardı. Bölgedeki kötü kokuların yayılması üzerine cesedi bulundu. Köylülerin ifadelerine göre, Alo’nun cesedi bulunmadan 23 gün önce kaybolduğu ve adli tıp doktorunun ölümünü doğruladığı belirtildi. Fail(ler) ise hâlâ bilinmemektedir.
= “Halubi Kebir” mülklerinin yağmalanması:
27 Ağustos 2024 tarihinde, “Halubi Kebir” köyü – Şera/Şeran muhtarı olan “Ebu Salih“, elde ettiğimiz üç sesli mesajda köy halkına WhatsApp uygulaması üzerinden bir duyuru yaparak, köydeki mülklerin kaydının tutulması emrini iletti. Bu talimat, Sultan Murad Tümeni milis liderlerinden “Ebu Mahmud el-Safrani” tarafından verilmişti. Zeytinlik veya tarım arazisi olan herkesin “Ebu Salih”e başvurarak mülkiyet belgelerini sunması istendi. Bu, daha fazla mülk gasp etme veya ek haraçlar koyma girişimlerinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
= “Hamzat” haraçları ve mülklere el koyma:
Geçen yılın sonundan itibaren, kontrolü altındaki tüm köy ve kasabalarda, Amerikan yaptırımları altında olan “Seyf Ebu Bekir” liderliğindeki “Hamza Tümeni” milisleri, halkın tarımsal mülklerini yeniden kayda geçirmeye başladı. Bu, daha fazla mülke el koyma veya ek haraçlar dayatma amacıyla yapılmaktadır. Milisler, vekaletnameleri ve yakın akrabaların, mülk sahiplerinin yokluğunda bu mülkleri yönetme yetkilerini iptal ediyor. Hatta mirasçıların mülklerine bile el koyuyor, içlerinden biri bulunsa bile. Tarlaların mahsullerini garanti altında satarak veya tarım arazilerini diledikleri kişilere kiralayarak istedikleri gibi tasarrufta bulunuyorlar.
– 1/9/2024 tarihinde, “Muske” ve “Derviş” köylerinden “Halil Ebu Imad, Fatma Um Ali, Zeynep İbrahim, Hamid Bilal, Hadice Raşo, İzzet Ali, Leyla Ebu Lokman’ın kızı, Emine Raşo, Nazmi Raşid, Enver Kadir’in eşi Hadice, Zeynep Osman, Zeynep Bekir, Enver Osman, Um Osman, Muhammed Nuri Osman, Seyfin Halid, Ali Murad, Suli Ömer Abdo, merhum Ebu Ferid’in eşi, Habş Bekir, Ömer Hüseyin, Osman Muhammed Hüseyin, Fatma Um Ali’nin akrabası Osman, Fatma Ali’nin akrabası Muhammed, Osman Henan’ın eşi Emel, Şükrü Kursido, Müslim Müslim” isimli vatandaşlara WhatsApp uygulaması üzerinden gönderilen sesli mesajlar elimize geçti. Bu mesajlarda, “Muhammed Atriye” adlı kişinin bir unsuru (İdlib’in Maarat el-Harma köyünden gelen, “Muske” köyündeki Hamzatların güvenlik ve ekonomik sorumlusu) tarafından, Suriye rejimi kurumlarından alınmış orijinal tapu belgelerinin getirilmesi gerektiği, başka hiçbir belgenin (yerel meclisten alınmış belgeler veya tapu fotokopileri) kabul edilmeyeceği bildirildi. Halep’teki resmi kurumlardan tapu bilgilerini elde etmenin zorluğuna rağmen bu talepte bulunuldu.
Hamzat grubu, belirtilen isimlerden bazılarının mülklerine, tapu belgesi gösterilene kadar el koymuş durumda ve son bir buçuk yıl içinde geri dönen bazı kişilerin mülklerine de el kondu, buna rağmen bu kişiler mülklerini geri alırken yüksek miktarda haraç ödemişlerdi.
– 9/9/2024 akşamı, Hamzatlar, “Basute” kasabası ve “Burc Abdalo” köyü sakinlerine cami hoparlörlerinden, mevcuttaki vatandaşların zeytin ağaçları için her bir meyve veren ağaç başına 10 Amerikan doları, meyve vermeyen ağaç başına ise 5 Amerikan doları haraç koyduklarını, ayrıca bulunmayan kişilerin mülklerine el koyduklarını duyurdu.
– “Berbene“, “Kuleya Fukani” ve “Tahtani” köylerinde yaşayan vatandaşlara da, meyve versin ya da vermesin her bir zeytin ağacı için 7 Amerikan doları haraç uygulanacağı ve ayrıca bulunmayan kişilerin mülklerine el koyulacağı bildirildi.
– “Kafrşile“, “Marate“, “Kundi Mazın“, “Halnire” köylerinde, Afrin’in batısında yaşayan vatandaşlara ise, her bir zeytin ağacı için 2 Amerikan doları haraç ödeyecekleri, bu vatandaşlar haricinde, bulunmayan kişilerin mülklerine el koyulacağı bildirildi.
= Faylak Al Majd Haracı:
Geçtiğimiz ağustos ayının son haftasında, ” Faylak Al Majd” adlı milis gücünün lideri “Yarbay Yaser Abdulrahim“, “Kela”- Bülbül köyü sakinlerine, mevcut vatandaşların zeytin ağaçlarına her bir ağaç başına 3 Amerikan doları haraç uygulanacağını ve ödemenin hasat sezonundan önce yapılması gerektiğini bildirdi. Ayrıca, bulunmayan kişilerin mülklerinden elde edilen üretimden daha yüksek bir oranda haraç alınacağı belirtildi. Bu karar, köyün sorumlusu “Ebu Ezher”, komşu köy “Zerka”- Raju’nun sorumlusu “Ebu Velid” ve lejyonun ekonomi sorumlusu “Ebu Diab” tarafından “Kela” köyünden bazı kişilerle yapılan bir toplantı aracılığıyla duyuruldu. Aynı karar “Zerka”- Raju köyü sakinlerine de bildirildi ve her iki köyün sakinleri, ödeme yapmayan veya herhangi bir yere şikayette bulunanların cezalandırılacağı konusunda tehdit edildi.
= Keyfi Tutuklamalar:
“Nesriyye” ve “Muhammediye” – Cinderes köylerinden Arap kökenli vatandaşlara yönelik bir tutuklama kampanyası gerçekleştirildi, ancak isimlerine ulaşamadık. Bu keyfi tutuklamalardan bazıları şunlardır:
– Geçtiğimiz ağustos ayının sonunda, “Raju” bölgesine bağlı “Semala-Meydana” köyünden yaşlı bir vatandaş olan “Salahaddin Kadırk bin Ahmed“, “Askeri Polis” milisleri tarafından birkaç günlüğüne tutuklandı. Tutuklama gerekçesi, köy halkının çevreyi yok etmeye yönelik suçları ve Türk işgalci güçlerinin yangınları söndürmede isteksizliğini ortaya koyan fotoğraf ve videolar yayınlamasının ardından, “Beyifa” dağında çıkan yangınları söndürmeye katılmış olmasıydı. Serbest bırakılmadan önce 800 Amerikan doları fidye ödemesi şart koşuldu.
– Üç hafta önce, sanayi bölgesindeki operasyonlar sırasında, Türk istihbaratı ve “Askeri Polis” milisleri, Cinderes şehrinde 52 yaşındaki vatandaş “Nebhan Hasan Haco“yu, önceki özerk yönetimle bağlantılı olduğu iddiasıyla tutukladı.
= Orman Yangınları:
– “Suriye Sivil Savunma” ekipleri, 26/8/2024 tarihinde Şerava’ya bağlı “Basuta” kasabasındaki orman yangınını söndürdüğünü doğruladı. Yangın, kasabanın bir bölümünü tahrip etti.
– Yerel bir kaynağa göre, 31/8/2024 ile 3/9/2024 tarihleri arasında Bülbül’e bağlı “Şengel” köyü dağlarında yangınlar çıktı. Bu yangınlar, geniş doğal ormanlık alanları ve bazı meyve ağaçlarının tarlalarını yaktı. “Suriye Sivil Savunma” yangınları söndürdüğünü bildirdi. Ancak yangınlar 13/9/2024 Cuma günü yeniden başladı.
– “Suriye Sivil Savunma” ekipleri, Raju’ya bağlı “Hubka” köyü çevresindeki doğal bir ormanda yangın söndürdüklerini açıkladı; ancak bugün yangınlar tekrar başladı.
– Yerel bir kaynağa göre, 10/9/2024 tarihinde Cinderes’e bağlı “Hec Hesna” köyü yakınlarındaki ormanda yangınlar çıktı ve geniş bir alanı yaktı. “Suriye Sivil Savunma” yangını zor da olsa söndürdüğünü belirtti. Yangının fotoğraflarında daha önce kesilmiş ağaçların gövdeleri görüldü. 11/9/2024 tarihinde yangınlar tekrar başladı ve 5 dönümlük araziyi yaktı. 13/9/2024 Cuma günü yangın yeniden alevlendi.
– 13/9/2024 tarihinde, Şerran’a bağlı “Baflon” köyü yakınlarındaki ormanda yangın çıktı ve “Suriye Sivil Savunma” ekipleri tarafından söndürüldü.
– Raju’ya bağlı (Şeyh Mihemedli, Semalka, Dodo, Kavanda, Kusa, Adma, Elbiske, Belilka, Benirika, Meydan Akbes) ve Bülbül’e bağlı “Şengeli” köylerinin muhtarları tarafından “Raju Yerel Meclis Başkanı”na sunulan ve 31/7/2024 tarihli 287 sayılı başvurunun bir kopyası elimize ulaştı. Bu başvuru, köylerini çevreleyen dağlarda çıkan yangınlara ilişkin olup, şu noktalar vurgulanmıştır:
– Yangınların kasten ve kasıtlı olarak çıkarıldığı ve bölge sakinlerinin daha önce böyle bir durumla karşılaşmadığı belirtilmiştir.
– Yangınların, otlakları, zeytin, üzüm, badem, antep fıstığı ve kiraz tarlalarını yok ettiği, köylülere ciddi zararlar verdiği ve birçok çiftçinin geçim kaynaklarını kaybettiği ifade edilmiştir.
– Ağır iş makineleri (ekskavatör, buldozer) kullanılarak kökünden sökülen ağaçlar nedeniyle dağların çıplak ve kurak hale geldiği, bu durumun bölgenin ekosistemine ve iklimine olumsuz etkileri olduğu kaydedilmiştir.
Başvuru, yangınlardan zarar gören 35 çiftçinin isimlerini ve yanan toplam 3150 zeytin, badem, kiraz, antep fıstığı ağacının ve 2 hektar araziyi içeren bir liste sunmuştur. Ayrıca, yangınların durdurulmasını, “gözetleme noktaları kurulmasını, suçluların cezalandırılmasını” ve “acil ve katı yasalar çıkarılmasını” talep etmiştir.
= Kaos ve Güvenlik kaosu:
– 25/8/2024 tarihinde, Afrin yerel meclis binasının arkasında, şehrin batı otoyolu yakınında yer alan “Sultan Mehmed Fatih Tugayı”na ait askeri bir üste mühimmat patlaması sonucu bir patlama meydana geldi. Patlama sonucunda siyah dumanlar üs üzerinde yükseldi, bir savaşçı öldü ve bir diğeri yaralandı.
– 25/8/2024 tarihinde, Cinderes şehrindeki Yalankoz yolundaki Tellal Caddesi yakınlarında kesici bir aletle öldürülmüş ve taşlarla örtülmüş bir erkek cesedi bulundu. Yerel medya, bu kişinin, birkaç gün önce kaçırılan ve “Fetih Mubin” operasyon odasına bağlı İdlib’de faaliyet gösteren “Ceyş el-Nasr” milislerine mensup olan “Safa Faiz Selum” olduğunu doğruladı. Safa Faiz Selum, Hama’nın kuzeybatısındaki Gab Ovası’nda yer alan el-Huveyz kasabasından geliyordu.
– 3/9/2024 tarihinde, Bülbül’e bağlı “Kastal Mikdad” köyünde, köye komşu olan “Şerkiya” ve “Akka” köyleri arasındaki zorla göç ettirilen Kürt vatandaşlara ait zeytinliklerin ele geçirilmesi meselesi yüzünden iki silahlı grup arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Birinci grup, “Sultan Murad Tugayı”na bağlı “Adnan el-Huveyld / Ebu Velid el-Azzi” tarafından yönetiliyordu, ikinci grup ise “Hamza Tümeni”ne bağlıydı. Çatışmalar, her iki tarafta da yaralanmalara neden oldu ve siviller arasında büyük bir korkuya yol açtı.
– 12/9/2024 Perşembe günü, “112. Tugay” Raju’ya bağlı “Badina” kasabasında bir saldırı tehdidine karşı alarm durumuna geçti ve kasabada yayıldı. Bu tehdit, Homs’un Rastan şehrinden getirilen silahlı kişilerden geliyordu. Bu kişiler, tugayın kasabadan kovduğu, bir zamanlar tugayın bir üyesi olan bir kişiyle başka bir aile arasında çıkan çatışma nedeniyle saldırıya hazırlık yapıyordu. “112. Tugay”ın çoğu üyesi İdlib’in Saraqib bölgesinden, özellikle “Kafr Battih” köyünden geliyordu. Ayrıca, kasabada yaşayan yaklaşık 70 Rastanlı aileden birçoğu Türk istihbaratına ve “anti-terör polisi” milislerine mensuptu. İki taraf arasındaki gerilim hala devam ediyor.
= Diğer İhlaller:
– 6/9/2024 tarihinde çekilmiş bir video, “Salahaddin Kadırk bin Ahmed” isimli vatandaşı, Raju’ya bağlı “Semala-Meydana” köyünde bulunan zeytinlik sahibi olarak, 5/9/2024 tarihinde milisler tarafından yapılan, 15 zeytin ağacından yapılan vahşi şekildeki meyve çalınmasını kınarken ve acısını ifade ederken gösteriyor. Videoda, kırılmış dallar ve ağaçların altına dağılmış zeytinler görünmekte, oysa zeytinler henüz olgunlaşmamıştı.
– “Sultan Süleyman Şah – Al-Amşat” milislerinin, geri dönen Kürt ailelerinden, konaklama izni vermek için 1.000 ila 3.000 ABD Doları arasında değişen yüksek miktarda vergiler talep etmesi ve evleri ve mülkleri sahiplerine geri vermek için uygulanan vergiler nedeniyle, geri dönen birçok aile Afrin şehrinde yaşamak zorunda kalıyor.
– Geçtiğimiz gece, “Sevya” köyünde – Mabata/Mabatiyli, köyün muhtarına ait olan, ağırlıkları 15 ile 40 kg arasında değişen bir koyun sürüsü silahlılar tarafından çalındı.
Zeytin hasat sezonunun yaklaşmasıyla, meyveler henüz olgunlaşmadan rastgele bir şekilde çalınmaya başlandı. “Suriye Milli Ordusu”na bağlı milisler, Kürtlerin terkedilmiş mülklerine yönelik baskılarını artırmış durumda. Bazı milisler, kontrol ettikleri bölgelerde mülkleri tamamen ele geçirirken, diğerleri yüksek miktarda vergiler talep ederek üretim üzerindeki kontrollerini sürdürüyor. Ayrıca, mevcut vatandaşların zeytinliklerinden elde edilen ürünlere de vergi uygulanıyor. Uluslararası toplumun ve Suriye muhalefetinin bu duruma karşı gösterdiği sessizlik ise oldukça kaygı verici.
14.09.2024
Medya Ofisi – Afrin
Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi – Yekiti
————————–
Resimler:
– – Afrin şehrindeki Villa Caddesi’nde bir silah ticaret yeri.
– Öldürülen “Kanber Hüseyin Alo”.
– “Hamzat Tümeni”nin lideri olan Seyf Ebu Bekir ve “Suriye Geçici Hükümeti”nde Savunma Bakanı olarak görev yapan Hasan Hammada.
– “Basuta” beldesindeki orman yangını, 26/9/2024.
– “Şengel” köyündeki dağ ormanında yangın, 31/8/2024.
– “Hubka” köyündeki dağda yangın, 14/9/2024.
– “Hac Hesna” köyündeki dağ ormanında yangın, 10/9/2024.
– Raju bölgesindeki bazı köylerin muhtarlarından dağ orman yangınları hakkında sunulan dilekçe, 31/7/2024.
– Afrin şehrindeki “Sultan Muhammed El Fatih Tümeni”ne ait askeri bir üste meydana gelen patlama, 25/8/2024.
– “Semala-Meydana” köyündeki bir zeytinlikten meyve çalınması, 5/9/2024.
– “Sevya” köyündeki koyun sürüsünün çalınması, 14/9/2024 gecesi.
————-
* Çeviri, Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi Avrupa Örgütü’nün gözetiminde gerçekleştirildi.
—————–
Dosyayı indirmek için buraya tıklayınız: